16 Kasım 2008 Pazar

Mil vs Bos // Lac vs Gs

Nba'de dün gece iki maç izledik sağolsun NbaTv oldukça iyi bir saatte Clippers-Warriors maçını da yayınladı. Maç yorumlarına geçmeden İnenler-Çıkanlar yine yarına kaldı..

Celtics 102-97 Bucks OT


Redd-Villanueva gibi hücum yönünde iki silahı olmamasına karşın ve dün gece 2 uzatmalı bir maçın ardından Boston gibi elit bir takımın karşısına çıkıp bu şekilde direnen Bucks'un nefesi uzatma periyoduna yetmedi.

Redd-Villanueva'nın olmayışı hücumda ilk alternatif olarak Jefferson'a gitmelerine neden oldu ancak o ilk çeyrek vasat bir görüntü çizip boş şutları kaçırınca Bucks'un elinde fazla silah kalmadı. Ridnour'un ilk çeyrek skor açısından sürpriz katkı vermesi Bucks'un belinin erken bükülmesini önledi. Sessions'un da oldukça istekli olması ve iyi bir gece geçirmesi guard yönünden Bucks'u avantajlı hale getirdi.

Skiles'ta maçın geniş bir bölümünde Ridnour ve Sessions'u bir arada oynatarak verim almaya çalıştı. Zaman zaman Ridnour topu getirdi ve Sessions deliciliği ile penetre edip Boston savunmasını zorladı. Özellikle 4. çeyrek Sessions'un penetreleri ve aMoute'nin takipçiliği ile Bucks rakibini bir hayli zorladı.
Zaman zaman da Sessions topu getirerek kendini unutturan Ridnour'un skor üretmesine yardımcı oldu. Hücum da bir diğer alternatif ise Bogut oldu. Oyundan atılana kadar gayet verimli oldu. Pota altında rakiplerini zorladı ve iyi bir maç çıkarttı. Garnett'in zaman zaman pota altını karartmasına rağmen yılmadan Bucks, Celtics pota altını zorlamaya devam etti. Bogut'un oyundan atılmasının ardından özellikle aMoute'nin hücumdaki gayretleri görülmeye değerdi.
Son çeyrek Jefferson'da kendini toparladı. Özellikle taraftarında maçın iyice içine girdiği dönemlerde savunmadaki gayreti hücumdaki aktifliği ile alkış aldı. Uzatma bölümünde ise Bucks ve Celtics'de skor bulmakta sıkıntı çekti. Son 25 saniyeye Bucks 96-95 önde girse de maçı oradan Celtics'e verdi. Bu da tecrübe eksikliğinden kaynaklanıyor.

Celtics cephesine bakacak olursak Garnett iyi bir maç çıkaramadı. Yine kritik anlarda sahne aldı. Özellikle defansta gerektiği anda yaptığı sıkı savunma ile öne çıktı ama hücum alanında kötü bir yüzde ile oynadı. Ray Allen kırılma anlarında kritik şutlar kaçırmış -özellikle 3'lükler- ve hafiften Bucks'a çalışmış olsa da 27 sayıyla önemli bir katkı yaptı. Pierece yine son anlarda sahne aldı ve gemiyi kurtaran kaptan oldu.

Boston özellikle ilk çeyrek fazlaca to yaptı. Zaten şu an Nba'de en çok top kaybı yapan ikinci takım Denver'ın ardından. Hani top kayıpları bu kadar fazla olmasa özellikle ilk çeyrekte fark erken açılabilirdi.

Warriors 121-103 Clippers

Şimdi bu maçta Morrow'un bireysel performansından başka konuşulacak şey var mı bilemiyorum ama adam tek başına Clippers'ı duman etti. Hiç kaçırmayacak sandım izlerken adamı.
Öncelikle Clippers'ın sistemine bende bir anlam veremedim doğrusu. Baron'a da hak vermek lazım. Sonuçta tempoyu o belirliyor ancak nedendir bilemem Golden State gibi bir takıma karşı ısrarla hızlı oynadı Clippers. Baron ilk çeyrek hücum alanında ürettiği skor ve yarattığı basketlerle iyi bir devre geçirdi ama ikinci devre kaçırdığı şutlarla kredisini tüketti maç içinde.

Golden State'te Jackson yine olağanüstü bir maç oynadı. Üçlük yüzdesi o derece iyi olmayabilir ama maçta takımı adına tempoyu belirleyen ve tecrübesi ile yapılması gerekenleri ilk yapan isimdi. Maggette Clippers'a karşı oynadığı ilk maçında tutuk gözüktü bana. Zaten son dönnemde de biraz tutuk kendileri. Özellikle Thornton'dan yediği bir blok var ki aman allahım.. Çift el Monster Block vurdu Thornton.

Clippers'ta Mobley önemli bir skor katkısı verdi ilk yarı ama Godlen'ın temposuna ikinci yarı ayak uyduramayınca Clippers maçtan koptu. Kaman kötü başladığı maçı iyi bitirdi diyebilirim. Double-double yaptı yine. Double-double demişken Biedrins'i pas geçmek olmaz. Adam yine harika oynadı. Golden'ın tek başın ribaunt yükünü çekti.

Hiç yorum yok:

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...