13 Aralık 2008 Cumartesi
Suns 113-112 Magic
Maçın üstünden nerdeyse 24 saat geçti ama haftasonu olunca böyle oluyor işte. Geç kalktık sonrasında dershane derken bu saate sarktı dünkü maçın yorumu. Neyse geç olsunda güç olmasın..
'Cuk' diye oturdu maç yalnız. NtvSpor istese böyle bir seçim yapamazdı. Jason Richardson hafta içi takas olmuş ve ilk kez Suns forması giyecek. Bundan iyi maç mı olur bu gece.. İzlemeye başladık bizde Cavs maçının ikinci yarısını pas geçerek..
Maç öyle bir başladı ki hani maç desem değil, ne diyeceğimi bilemedim. İlk 5-6 dakika nerdeyse iki takımda şut kaçırmadı ve harika bir açılış oldu maç için. Hatta ilk şutu Hedo kaçırınca seyircide biraz tepki gösterdi. Hedo kaçırdı dedik ilk şutu. Maç boyu kaçırdı Hedo. Yeri geldi topu aldı pas yaptı ama şutu bir türlü istenilen seviyede değildi Hidayet'in.
Orlando'da Howard çılgın gibi başladı maça. Pota altında karşısına koyacak adam bulamadı Porter. Lopez'i denedi Amundson'u denedi ancak bir türlü durduramadı onu ilk yarı. İkinci yarı sakatlandığında en çok o sevinmiştir muhakkak. Howard ilk yarı ablukaya aldı Suns potasını. Pivot hareketleri savunma gayreti derken çok başarılıydı. Ah o blok sevdası olmasa. Takımının iyi gittiği ve Suns'ın şiddetle basket aradığı dönemlerde gereksiz blok kovalamalarına girip 3 adet basket hediye etti Suns ekibine.
Sadece Howard değil aslında maça çılgın gibi başlayan. Magic takım halinde -Hedo ve Lewis hariç- maça çok iyi bir giriş yaptı. Öyle ki takım yalnızca 16 dakikada 50 sayıya ulaştı. Lewis sonrasında toparladı kendini Howard'ın yokluğunda ancak yeterli olmadı. Hedo'da maç boyu ne kadar kaçırsa da son anlarda takımının ihtiyaç duyduğu anda eli titremeden basketler attı. Yazık ki Orlando son hücumu onunla kullanmadı. Bu arada Hedo'nun 2 saniye kala bulduğu basketten sonra sevinç çığlıkları atan Kaan abiyede selam olsun :)
Maçın esas hikayesini pas geçmeyelim. Jason Richardson oyuna girmeye hazırlandığında taraftardan büyük destek aldı. Her ne kadar taraftar onun gelişine sevinmiş gibi olsa da Suns'un çok az olan şampiyonluk hayalleri de neredeyse sıfırlandı gibi. Şampiyonluk diyorum Kerr hala bahsetmekte bu hedeftn. İlahi Kerr sen doğruca Espn'e...
J-Rich oyuna girdi ancak ilk dakikalarında hücumda hiç etkili olamadı. Üst üste 4 şut kaçırdı yanılmıyorsam ama sonrasında oldukça başarılı bir performans gösterdi ve takımının en skorer oyuncularından biri oldu.
J-rich oyuna girince savunma anlamında sıkıntı çekeceğini düşündüğüm Suns radikal bir kararla alan savunması yapmaya başladı. Beş oyuncunda bire bir savunmadan bir haberse bari beş kişiyle rakibin alanını daralt öyle değil mi. Hemde rakibinde boyalı alanı iyi kullanan Howard gibi biri varken.. Evet yedi bu sistem.. Orlando ilk başta afalladı 'noluyoruz' falan gibilerinden. Nitekim düşüşleri de bu zamana denk geldi. Hücumda skor sıkıntısı çektikleri ve Suns'un farkı kapatıp öne geçtiği anlar bu anlardı. Howard üçüncü çeyrek çıkınca Suns bu savunmaya bir daha dönmedi.
Orlando'da Gortat benchten gelip son çeyrek önemli katkılara imza attı. Cidden takımda süre alması gereken oyunculardan biri. Howard'ın süresinden çalsın değil en azından bir alternatif olarak bulunsun kenarda. Mücadeleci bir yapıya sahip ve Howard'ın olmadığı bir ikinci yarı Magic maça tutunuyorsa bu Gortat gibi Bogans gibi Lee gibi isimlerin katkı vermesi yüzündendir.
Suns son hücumu çok akıllıca kullandı. Nash-Amare olmadı J-Rich beklerken topu oyuna sokan Hill bir anda içeri drive etti ve kimse ne olduğunu anlamadan pota altından skoru buluverdi. Zevkli bir maçtı. Yani her ne kadar savunma olmasa da Suns maçları tat veriyor insana.. Bu gece Orlando'yu bir de Utah karşısında izleyeceğiz yine Ntv sayesinde. Benim merak ettiğim Gortat süre alacak mı ?
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder