10 Kasım 2008 Pazartesi

İnenler-Çıkanlar #2

Bu hafta İnneler-Çıkanlar Pazartesi'ye sarktı derbi dolayısıyla. Başlayalım hemen.. Buyrun..

Çıkanlar

Atlanta Hawks: Nba'de namağlup iki takımdan biri konumunda şu an Atlanta Hawks. Beş galibiyet aldılar ama bu beş galibiyeti de öyle tırt takımlara karşı değil play-off potasında sene sonunda olacak olan takımlara karşı aldılar. Öncelikle Orlando, Sixers ve Raptors'un yanında Batı'dan bir de Hornets eklendi kervanlarına. Dün de zayıf Okc'yi geçmeyi bildiler. Dolu dizgin geliyor Atlata..

Boston Celtics: Geöen hafta Bulls maçını izledim Boston'un. Savunma ile nasıl maç kazanılır gösterdiler. Yine dün gece Detroit'i müthiş bir savunma ile geçmeyi bildiler ve Doğu'da belkide şu an için en iyisi onlar. Hafta içinde Batı'nın güçlü ekiplerinden Rockets'i de devirerek önemli bir galibiyet almışlardı.

Utah Jazz: Her ne kadar namağlup unvanlarını dün gece New York'ta bırakmış olsalarda oldukça iyi bir hafta geçirdi takım. Takımın bir numaralı guardı Deron'un sakatlığı sebebiyle olmayışına rağmen lige 5-0 gibi oldukça iyi bir giriş yapan Utah özellikle hafta içinde grubunda bulunan Portland ile Oklahoma'yı yenerek avantaj elde etti. Utah önümüzdeki hafta kısa bir Doğu turnesinde olacak.

Cleveland Cavaliers: Son 4 maçından galibiyetle ayrıldı Cavaliers. Gerçi bunda yıldız isim LeBron'un etkisi büyük ama yine de oynadıkları oyun ve basketbolları ile umut verdiler. Dallas ve iki Bulls galibiyeti önemliydi takım için. Üst üste gelen bu dört galibiyet ile takım Merkez grubunda da tepeye çıktı.
Joe Johnson: Hawks'ın eli ayağı konumunda Joe Johnson. Takımının şu an ligi namağlup götürmesinde en çok payı olan oyunculardan biri. Son Oklahoma maçında 25 sayısı ile galibiyeti getirirken yine bu hafta içinde oynanan Toronto ve Hornets maçlarında takımının istatistik bakımından başını çeken oyuncuydu.

Carlos Boozer: Boozer Utah'ın lige 5-0 başlamasında en büyük katkı veren oyunculardan biri. Deron'un olmayışı gözleri tamamen ona çevirmiş durumda ve o da şu ana kadar oldukça verimli oluyor pota altında. En azından geçen seneki o berbat görünümü yok Boozer'ın.

Mehmet Okur:
Boozer'ın yanında Memo'nun da katkılarını es geçmek olmazdı. Geçtiğimiz hafta her maçı çift haneli skorlarla bitiren Memo takımının ihtiyacı olduğu anda sahneye çıktı ve gayet verimli bir hafta geçirdi. Takımın evinde oynadığı Portland maçında da 22 sayı 9 ribaunt ile galibiyetin mimarıydı Memo.
Brandon Roy: Roy geçen hafta neler yaptı öyle anlatmak mümkün değil. Portland için bugün ve yarın en büyük güvence Brandon Roy. Öncelikle haftanın belkide Nba'de yılın en iyi 10 maçı arasında gösterilebilecek bir maç olan Rockets maçına gidelim. Son saniyelerde topu kullanmaktan çekinmeyen Roy son çeyrek ve uzatmada oynadığı oyunlarla oyunun bu alanında da ne denl ibaşarılı olduğunu gösterdi. Akabinde oynanan Wolves maçında da son toplar hep onun elindeydi. Böyle bir güveni olması Roy için oldukça önemli.

LeBron James: LeBron'un istatistikleri dahi onu anlatmaya yeter. 28.1 pts 8.9 reb 7.0 ass 1.7 stl 1.0 blk.. İnsan şöyle bir bakınca 'vaay be' diyesi geliyor. LeBron geçen hafta yine oldukça iyi performanslar çıkarttı. Chicago ile oynanan iki maçtada rakip potaya 41 sayı atan James asist ve ribaunt öynünden de katkı vemreye devam etti. Bu sene onun yılı olabilir...

İnenler
Minnesota T.Wolves: Wolves ligin ilk maçı olan Sacta maçını kazandı ancak onun arkasından gelen beş maçlık bir yenilgi serisi var. Al-Jeff dışında olumlu bir katkı da göremiyoruz takımda. Son maçlarda biraz olsun Miller kıpırdandı ama yine birşey çıkmadı Wolves'ten. Yine de Spurs-Okc-Portland gibi takımları zorlamaları ve maçların son toplara kalması ilerki günler için umut olabilir.

San Antonio Spurs: Şu iki haftalık dönem geçtikten sonra düşündüğüm şey şu oldu. Acaba Spurs'u çıkışta görebilecek miyiz bu sezon? Yani gidişe bakılırsa oldukça zor. Parker-Duncan ve sürpriz katkılarıyla Mason odaklı bir takım Spurs ki Parker'ın da sakatlanması ile işleri iyice zorlanacak şu içinde bulunduğumuz dönemde. Bu hafta Dallas ve Heat'e kaybeden takım adeta ıkınarak Wolves'ten bir maç aldı.

Golden State: Baron Davis'in üzerine bir de Ellis'in sakatlığı eklenince zaten sıkıntı yaşayacağını düşündüğümüz takım neredeyse sadece Biedrins ile ayakta duruyor. Maggette zaten haftayı sakat geçirdi. Jackson'un ise sağı solu belli değil ama hakkını vermek laızm bu seneye iyi başladı. Bir Biedrins'in çabaları var ama o da yetmiyor takıma.

Randy Foye: Yani izlediğim için konuşuyorum. Haftayı o kadar kötü geçirmemiş olabilir ama Oklahoma maçında 0/10 gibi rezalet bir şut yüzdesiyle oynadı. Takıma da çok verimli olduğu söylenemez şu an için. Bir an önce kendini toparlaması gerek.

Andre Iguodala: Geçen sene 19 sayı ortalaması ile oynayan Iguodala bu sene hiç o performansının yanınay aklaşamıyor. Tamam takımda Brand gibi biri var ve oyun planlarını elbet ekleyecek ama Iguodala bu takımda sanki fazlalıkmış gibi gözüküyor. Aldığı kontratın hakkını da veremedi şu iki haftalık sezon başında. Şut yüzdesi son dönemde kötü fazlaca top kaybı yapmaya bşaladı. Olumlu anlamda takıma verdiği şeyler çok az..


1 yorum:

Berkan Karadurmuş dedi ki...

Buraya ben bir de AK-47 demek istiyorum. Deron' un yokluğunda benchten gelip gerçekten müthiş işler yaptı... Böyle devam..

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...