13 Eylül 2008 Cumartesi

Haydi Polonya'ya..


Son Fransa maçı sonrası takımı acayip beğenmiştim ve hiçte beklediğim bir şey değildi 3 maçta 3 galibiyet çıkarmak hele ki bu zor grupta. Bugün dahası gelmiş. Ukrayna deplasmanında kötü bir sürpriz yaşamayı beklerken dev adamlar bir galibiyet daha çıkarmış. Skora bakılacak olursa fazla da zorlanmamışlar son dakikalarda..

Maçı izleyemedim. Dershanedeydim. Neyse eve geldiğimde açtım pc'yi bakayım dedim kaç kaç yenildik.. Ama o da ne!! Yenmişiz Ukrayna'yı deplasmanda.. Hoppalaa.. Beklemediğim bir durumdu bu. Tamam son Fransa maçında çok iyiydik ama cidden beklemiyordum kazanmalarını. Neyse akşam 2 gibi NtvSpor tekrarını verecek o zaman izleriz.
Hafta içi Belçika karşısında alacağımız bir galibiyet bizi bu zorlu grupta lider yapacak. Fransa deplasmanına da formaliteden gidecez artık. Eh iyi oldu cidden be.. Helal olsun ..

Bu arada resim için Salsa Basket'e teşekkürler. Hiç biryerde bulamadım maç resmi.. Fazlada araştırmadım. Salsa demişken Anıl kardeşimin maç yazısındaki son cümleside harika gerçekten..

Yazıyı imkan dışı bir temenniyle bitirelim: 'Keşke Avrupa Şampiyonası hemen yarın başlıyor olsa.'

Futbol Zirvesi


Futbol konusunda son günlerde oldukça gerilimli günler yaşıyoruz. Dünya kupası elemelerine kötü bir başlangıç yaptık. Yani Avrupa Şampiyonası'nın üstünden 3 ay anca geçmiş ancak bizim milli takım yine çeşitli dedikodularla spor sayfalarında ve gündemde bir sürü gerilimli olay.
Fatih Terim'in telefonda Osman Tamburacı'ya telefonda küfür ettiğinin basına yansıması, yok efendim Emra Belözoğlu ile bir gazetecimizin arasında yaşananlar sonrasında yine basına yansıyan Emre-Gökdeniz arasında çıkan olaylar ve Gökdeniz'in takım kadrosundan çıkartılması..
Bir hafta içinde amma aksiyonu bol olay yaşanmış be..

Neyse konumuz futbolun üzerinde dolaşan bu kara bulutlar değil. Bugün Aziz Yıldırım'ın konuk olduğu Fb Tv'nin programında gündemdeki soruları ve merak edilenleri yanıtladı. Aslında ben yanıtları falanda önemsemiyorum..
Önemli olan programda gazetecilerin bulunması ve bir nevi sohbet-basın toplantısı havasında geçmesiydi programın. Eskiden sunucu İhsan Topaloğlu sorar Aziz Yıldırım cevaplardı karşılıklı. Şimdi ise daha gerçekçi bir hava kazanmış program ve basın ile bir diyalog başlamış. En azından programda görülen o.
Gazeteciler de anlam verememiş öncelikle programa çağırılmaları konusunda. Programa katılan gazetecilerin hemen hemen hepsi çağırmanıza şaşırdık diyrek teşekkür ettiler davet için. Bu da futbolun bir güzelliği işte. Böyle bir diyalog ortamı iyidir her zaman için. Kutluyorum..

Bu arada şunu da ekleyeyim. Lugano ülkesindeki hava koşulları sebebi ile dönüş yapamamış İstanbul'a ve Ankara deplasmanında olmayacak. Defansın ortası Yasin-Can'a kaldı. Allaha emanet..

12 Eylül 2008 Cuma

Okullar Başladı

Okullar başlayalı 5 gün oldu ve hafta sonu tatili geldi.. Aslında Ağustos gibi yazdan yavaş yavaş sıkılmaya başlamış ve okulların açılmasını dört gözle bekler olmuştum. Arkadaşlık kavramı başka oluyor elbet okulda özlemiştim bende milleti. Neyse Eylül geldi bende o istek arzu kalmadı. Yine mi başlıyor bu nalet derken başladı ilk haftayı da bitirdik..

Çabuk geçti sanki. Arkadaşlarla uzun süredir görüşememenin acısını fazlasıyla çıkarttık. Derslerde her boş bulduğumuz anda iki geyik çevirdik oldukça iyi geçti yani ilk hafta.

Eh pazartesiden itibaren dersler başlayacak ve bu geyikleri, gerekli muhabbetleri anca 10 dakikalık tenefüslere sığdırmaya çalışacağız. Tenefüs yetmeyecek derste binbir merak içinde tenefüste gelişen olayları sorgulayacağız, kritiğini yapacağız. Ordan oraya yetişmeye çalışacağız ve dersten sıkılıp o an ilgimizi çeken ne olursa kafayı ona yoracağız. O anda hocadan azar işitmezsek iyi tabi..

Tabi birde derste uyuma problemimiz var.. Hocalar sabahın köründe kendimizi pür dikkat derse vermemizi istiyorlar. Hadi ordan. Sen bile kendini derse veremiyorken ve konunun arasına vakit geçsin diye iki muhabbet sıkıştırırken benden niye bunu bekliyorsun. Zaten alışamadık daha sabahın 7'sinde kalkmaya.. Kendi sırandan güzel yer mi var okulda uyumak için. Koy kafanı arada dinle hocayı ne diyor bu diye oldu bitti..

Neyse başladı yine okullar Haziran'a kadar çekecez. Bir de işin dersahene yönü var Öss engeli yüzünden. afta sonu birde o dert ekleniyor.. Eh ama yine de özlemişim harbiden okulumu be.. Dersler başlamasa tam süper olacaktı ama kader yapacak birşey yok :)

Yalan Rüzgarı mı ?

Yüksel Aytuğ bugün köşesini okuyucularına bırakmış ve hayli ilginç ve bir o kadar da doğru tespitler çıkmış ortaya. Bunlardan biride Kavak Yelleri. İzlerdik geçen sene zevkle ama geçen hafta yayınlanan ilk bölüm beni pek sarmadı.. Nedendir bilmiyorum ama izlemek gelmiyor artık Köşede de Kavak Yelleri hakkında bir sitem vardı bugün;

Yalan Rüzgarı'na döndü

Konu, Kavak Yelleri dizisindeki metamorfoz durumu... "Yüksel Bey merhaba. Benim sizden ricam mümkünse yazacağım konuyla ilgili şikayetimi dile getirmeniz. Ben ve benim gibi babalarına ve kardeşlerine yıllarca kız ve erkeğin aşk duygusu olmadan çok iyi birer dost olabileceklerini gösteren ve bundan dolayı çok sevdiğim Kavak Yelleri dizisindeki senaryonun Yalan Rüzgarı kıvamına getirilmesinden dolayı duyduğum rahatsızlığı dile gteirmek istiyorum. Çevremdeki herkes böyle düşünüyor ve yeni dönemde bu diziyi artık kesinlikle izlemeyecekler. Gençliğin en saf ve güzel hallerini yansıtan bu güya gençlik dizisi artık kimin kimle olduğunu anlayamadığımız bir ihanet dizisine dönüştü. Gençlere örnek olan bu dizi artık gençlere 'Modern çağda arkadaşının aşkıyla da olabilirsin ve hatta arkadaşım dediğin kimseyle her an aşk yaşayabilirsin, önemli değil, dostluk kavramını boş ver, aşka bak sen' kıvamına gelmiştir. Her zaman doğruları tespit eden size güveniyor ve köşenizde bu konuyla ilgili şikayetimizi dile getirmenizi rica ediyoruz. Sevgilerle."

Chris Quinn


Miami'de süregelen bir sıkıntı guard rotasyonundaki verim sorunu. Şampiyon olunan sene de J-Will'den onlarca şikayet vardı ki o seneden sonra 2 yıl kadar daha idare etti kendileri ile. Chris Quinn henüz 2 yıl geçirdi Nba'de. Çaylak kontratı yeni bitti daha.. Neyse Heat tekrardan anlaşmış Quinn ile ve en azından guard rotasyonu için rahatlattı takımı bu gelişme.

Çaylak yılında fazla dakika almamasına rağmen geçen yıl dakikalarında muazzam bir artış oldu ve J-will'in arkasındaki isim konumuna geldi. Ortalama 22 dakika sahada kalan Quinn'in asist-to oranı çok iyi olmasa da dış şutu olan bir isim. Yani bu sene Cook ile beraber guard yükünü taşıyacak takımın. Henüz çaylak marihuana sabıkalı Chalmers'de var ancak onu henüz düşünmeyebiliriz kadroda.

11 Eylül 2008 Perşembe

Shaq: 2010'da Bırakabilirim


Shaq yaptığı bir basın açıklamasında kontratının bittiği 2010 yılında kariyerine veda edebileceğini belirtmiş. Eh yaşından dolayı son zamanlarda dominantlığını iyiden iyiye kaybetmişti ama onun gibi biri gelmez Nba'e bunu iddia ederim. Eğlenceli sempatik kişiliği ile herkesiz sevdiği bir sporcuydu Shaq..

Bu da daha önceleri yazmış olduğum bir yazıdan alıntı.. Shaq'ın kariyerinin kısa bir özeti..
''Shaq kariyerinde 6 kez NBA Finallerinde boy gösterirken 4 NBA şampiyonluğu kazandı. Bunlardan 3’ünde Finallerin MVP’si olan Shaq’ın aynı zamanda 2 All-Star MVP ödülü ve bir normal sezon MVP ödülü de bulunmakta. Shaq bununla da kalmayıp ulusal takımla 1994 dünya şampiyonası ve 1996 olimpiyatlarında altın madalya kazandı. O’Neal’ın ödül üstüne ödül aldığı kariyeri hemen hemen böyle.''

The Illusionist



Bugün 11 Eylül. Yıllar yıllar önce bugün Bursa düşman işgalinden kurtulmuş Meb'de tutmuş okulları tatil etmiş. Bizde bu fırsattan istifade bugün bir film daha izledik. Son günlerde fazla izlediğimin farkındayım ama dersler de başlamadı vakit geçirecek birşeyler bulmak aşrt. Neyse Moviemax'te gördüm Sihirbaz'ı bugün geçtim tv karşısına izledim..

Filmin işleyişi ilginç. Filmin sonlarına doğru yaşanan bir olay Müfettiş Uhl'un- Paul Giamatti- ağzından biz izleyenlere anlatılıyor. Yani hikaye ilginç kendine bağlıyor ve izlettiriyor ancak sonu pek olmamış gibi geldi bana. Sen git 90 dakika boyunca izle filmi, ardından son karede bir anda flash halinde gerçek ortaya çıksın.. Madem 2 saniyede çözülebilecek kadar kolaydı neden daha önce çözemedin de filmin sonunu bekledin be Uhl..

Edward Norton filmde sihirbazı canlandırıyor ve velihat prensin sevgilisi - evet böyle demeye karar verdim - ile küçüklükten gelen yakınlaşma ve hatta aşkları var. Müfettiş Uhl ve Velihat Prensimiz de hikayede yan rollerde.. Ancak özellikle Paul Giamati filmi almış götürmüş. Edward Norton'dan ziyade filmin en iyi performansı ondan gelmiş bence.. Yaşadığımız herşey bir illüzyon söylemi ile sonunu ilgi çekici kılabiliyor ama ben pek beğenmedim sonunu.

Tavsiye eder miyim. Alın izleyin beğenen çıkar, beğenmeyen çıkar. Benim için filmin beğendim yönleride oldu beğenmediğim yönleride.

10 Eylül 2008 Çarşamba

Simpsons Movie



Sinemada izlemeyi düşünüyordum ancak birçok yerde dublajlı olduğunu görünce vazgeçtim. Altyazılı seanslar içinde fırsatım olmadı ve izleyemedim. Neyse geçenlerde dvd'si elime geçti ve geçen akşam can sıkıntısına izleyeyim dedim.

Zaten hepimizin bildiği bir animasyon Simpsons. Bende ara ara yakalayınca izlemeye çalışırım. 20 dakikalık bölümlerinden tek farkı bence 80 dakikalık bir film olmasıydı. Esprileri daha iyi beklerdim pek bkelentilerimi karşılamadı ancak yine de iyiydi epey güldüğüm bazı sahneler oldu. Adamlar yine yapmış yani helal olsun. Aslında Famıly Guy'un da şöyle bir filmi çıksa da izlesek bir güzel xD

French Kiss


Eurobasket 09 elemelerinde Fransa önünde muhteşem bir basketbol oynadık. Maçın başından itibaren hırs istek arzu vardı maçı kazanma adına takımda. Zaman zaman tökezlemeler olsa da seyirci desteğini de arkamıza alıp kazanmayı bildik ve oldukça rahatladık grupta.

Maça cidden oldukça hırslı başladık ve kontrolü hemen elimize aldık. Tempolu bir maç oldu aslında bu bize olumsuz etki yapabilirdi ama kafa yönünden bu maçı almış 12 dev adam zaten. Sadece çıkıp basketbol oynadılar Fransa önünde. Gruptan lider çıkabilmemiz için oldukça önemli bir maçtı ve iyi de bir farkla kazanmayı bildik. Ara ara farkı kapattı Fransa ama cevap vermesini bildik rakibin serilerine.

Bu akşam Ukrayna rahat bir galibiyet alır muhtemelen Belçika önünde. Maçla ilgili henüz bir bilgim yok. Önümüzdeki maç Ukrayna'da deplasmanda. Alırsak zaten garantiliyoruz büyük ihtimalle Polonya'yı. Fransa baya kötü bir duruma düştü bu ikinci yenilgisi ile. Ukrayna sürpriz yapıp elemelerden çıkabilir..

Vantage Point



Geçtiğimiz hafta sonu D&R'dan Bakış Açısı'nı aldım. Çevremdeki vatandaşlar tavsiye etmiş ve sürekli bana gelip 'BabaBakış Açısı'nı izledin mi yaa?' tipi sorular soruyorlardı. Neyse aldık filmi az önce izledik ve iyiki de izlemişim diyorum.

Film vardır dış dünya ile bağlantılarınızı keser ve sizi içine alır. Bakış Açısı'da böyle bir film. Filmi izlerken sürekli kafanızda teoriler üretmeniz gerekiyor. En azından ben öyle yaptım. Zihinim sürekli çalışır bir konumda hem filmi izledim hem de olayı kendimce çözmeye çalıştım. Yani benzerine az rastlanır belkide rastlanmaz. 8 ayrı bakış açısı ile belkide tek bir anlatımda fark edemeyeceğimiz bir çok sahneyi, detayların daha sağlam görülmesini sağlayarak filmi hem daha ilginç kılıyor, hemde izleyiciye farklı farklı kısa filmler izletme şansını sağlıyor.

Tavsiye ederim izlemeyen kesime. Her ne kadar Lost'un yıldızı Matthew Fox'un performansı beklentilerimi karşılamasa da film fazlası ile karşıladı.

Teknosa Türkiye Kupası


İki sezon önce Türkiye Kupası'nın sponsoru Tadım'dı geçen sezon Opel. Bu sezon ise bu misyonu Teknosa üstlenmiş ve Türkiye Kupası'nın 2008-09 yılındaki sponsoru olmuş. Gruplarda belli oldu Türkiye Kupası'nda bugün. Mücadeleler Diyarbakır, Sivas, Çorum ve Erzurum'da oynanacak. İlk iki grup 3-4-5 ekim tarihlerinde karşılaşırken kalan iki grup ise 6-7-8 ekimde karşılaşacak ve Sekizli Final'e yükselen takımlar belirlenecek. İşte gruplar;

A Grubu: Aliağa Gençlikspor, Mersin Büyükşehir Belediyesi, Türk Telekom ve Pınar Karşıyaka

B Grubu:Erdemirspor, Kepez Belediyesi, Banvit ve Fenerbahçe Ülker,

C Grubu:CASA TED Ankara Kolejliler, Galatasaray Cafe Crown, Beşiktaş Cola Turka ve Darüşşafaka

D Grubu:Antalya Büyükşehir Belediyesi, Efes Pilsen, OYAK Renault, Mutlu AKÜ Selçuk Üniversitesi

Gossip Girl



Gossip Girl'de başladı Cnbc-e'de dün akşam itibari ile. Bir aya yakın reklamı dönmekteydi internette orda burda baya iyi eleştriler vardı. Gazetelerde az reklamını yapmadı hani..

Neyse izledik ilk bölümü. Pek karakter tahliline girmeyeceğim gençlik dizisi bu kimin ne çıkacağı belli olmaz ilk bölümden ama dizi hemen bağladı kendine 10 dakikada beni. Diziyi anlatan ses de acayip oturmuş.. Haftada bir izleyebileceğimi tahmin etmiyorum. Yakalarsam anca tekrarlar. Biraz daha takip edeyim eğer güzelse -ki dün beğendim- alır dvd'lerini toptan izlerim..

The Big Bang Theory



Uzun zamandır beklediğim bir diziydi The Big Bang Theory. Dün akşam Cnbc-e'de ilk bölümü vardı ve baya baya sevdim ilk bölümden. Iq seviyesi yüksek iki ineğin karşı dairelerine güzeller güzeli bir kız taşınırsa ne olur ee hadi buyrun..

Beklentilerimi fazlasıyla karşıladı. Yaran diyalogları vardı. Karakterler de oldukça güzel. Mimikleri falan da gülünecek tipte. Kaçırmadan izlemeyi düşünüyorum. 30 dakikalık stres atma gülmek ve eğlenmek için ideal bir zaman. Salıları 20.30'da..

9 Eylül 2008 Salı

Bynum - 80 Milyon $


Bynum 5 yıl için 80 milyon dolarlık bir kontrat isteyeceği bildirilmiş. Bynum'un menajeri bu tip bir kontrata imza atmak istediklerini belirtmiş. Tamam pazarlamadır oyuncusunu öne çıkarır birşey diyemem ancak bir çıksın oynasın bakalım bu sezon ne yapacak.. Seneliği 16 milyon dolara denk gelicek ve yeni sezon başlanmadan imzalanmaz ise de Bynum yaza sınırlı free-agent olacak.

Tamam şimdi Bynum gibi bir isim Lakers için önemli hakkı da olacaktır 80 milyon dolar ama daha dün bir bugün iki.. Bu genç yaşında bu tip bir kontrat alabilir mi bilmem. Geçtiğimiz sezonun yarısını da sakat geçirmişken. İlk yarısında muhteşem performanslar gösteriyordu bu sezon Gasol ile birlikte oyunu ne yöne gidecek Lakers'ta dikkat edecektir bunlara. Sınırlı fa olsa bile Lakers zaten kesinlikle karşılayacaktır yapılan kontratları. Neyse öncelikle 80 milyon dolar gibi bi rakam bana fazla geldi.5 yıl için 50 milyon dolar gibi bir rakam olsa anlarım ama baya baya fazla. Bakalım Lakers ne gibi seçenekler sunacak kontratı için seneye..

Cnbc-e



Cnbc-e de yeni yayın dönemi dün akşam itibari ile başladı Las Vegas'ın 5.sezonu ile beraber. Gossip Girl ve Terminator gibi ilgi çekici yapımların yanında yine birbirinden kaliteli diziler yeni yayın döneminde start alacak.

Bu akşam 20.30'da The Big Bang Theory başlıyor, izlemeyi düşünüyorum. Ayrıca son aylarda çokça konuşulan Gossip Girl'de bu akşam başlıyor. Gençlik dizisi hoş olabilir ancak hafta içi takip edebileceğimi sanmıyorum. Hafta sonu tekrarını yakalarsam izleyeceğim. Terminator:The Sarrah Connor Chronicles pazar akşamı başlıyor. Bunun dışında The Starter Wife ve Side Order of Life'da yeni başlayacak diziler arasında.

Bu senede gerek dizileri gerekse filmleriyle yine vazgeçilmezim olacak Cnbc-e..

Tutarsız Melo


Melo çıkmış demiş ki Camby'yi özleyeceğiz. Tamamdır özlersiniz elbet her ne kadar ribaunt toplayıp blok yapıp yılın savunmacısı olduysa da takımda savunmada öne çıkan neredeyse tek oyuncuydu ve bu sene onsuz işleri bir hayli zor olacak. Hatta hücumda ne kadar sayı bulsalarda savunma daha da fazla dert olacak başlarına..

Konu bu dğeil. Konu Melo'nun tutarsız açıklamaları. Camby takas olduğunun ertesinde takasa anlam veremedim diyen Melo 10 gün sonrada takası doğru bulduğunu vs söylüyordu. Şimdi çıkmış onu arayacağız diyor ve klübe belkide mesaj gönderme çabası içinde.. Bakalım gelecek sefere Melo neler söyleyecek..

8 Eylül 2008 Pazartesi

Parker Bilmecesi


Nba yıldızları ülkelerinin milli takımında oynadıklarında genellikle sorgulanır. Kapasite açısından liderlik açısından vs. Adamlar sezonda 82 maç yaparken ve bi dünya yol katederken takım arkadaşlarının senede 20 maç oynaması sonrasında bu tip karalayıcı eleştrileri pek sevmem, doğru bulmam.

Fransa'da da şu sıralar Tony Parker krizi yaşanmakta. Belçika maçında yedekten geldikten sonra maçı çeviren ancak bunu sorun eden yıldız guard Ukrayna maçında da verdiği yanlış kararlar sonrasında koçuyla tartışmıştı. Parker'ın çarşamba akşamı Türkiye ile oynanacak kritik maç için takımdan ayrı İstanbul'a geleceğini öğrendim maç sabahı.

Hani morali nasıl olur oynama arzusu içinde olur mu bilemem. Hoş Fransa'nın da durumu kritik bir hal aldı Ukrayna yenilgisinin ardından. Ukrayne muhtemelen rahat kazanır elçika maçını..
Bizde doğal olarak evimizde kaybetmek istemeyiz. Rakibin iç karışıklıkları varken bir galibiyet daha çıkarsak da yolumuzu yarılasak ne de güzel olur.

Dan Haskins


Blogun ilk postlarından biriydi sinema ve basketbol. Orada Glory Road filmine değinmiştim. Siyah-beyaz çatışmalarının hat safhada olduğu bir dönemde takımına 5 siyahi oyuncu olan ve adeta bir devri başlatan koç Dan Haskins'in Ncaa şampiyonluğuna uzanan öyküsü vardı filmde.

Az önce okuduğum bir haber sonrası üzüldüm. Dan Haskins dün öğlen saatlerinde ölmüş. 78 yaşındaydı Dan Haskins. Eğer hala izlemediyseniz sizde Glory Road-Zafere Doğru filmini alın ve bu adamın neler başardığını bir görün..

7 Eylül 2008 Pazar

Hall Of Fame


Lig tarihinin efsanevi pivotları Hakeem Olajuwan ve Patrick Ewing "Half Of Fame" ünvanını aldı. Ayrıca Miami'nin ortağı ve eski koç Pat Riley , Espn yorumcusu Dick Vitale, Detroit'in sahibi Bill Davidson ve bayan basketbol koçu Cathy Rush da bu ünvana layık görüldü.

Nba Tv'de Greatest Game adı altında zaman zaman yayınlanmakta 90'lı yılların Knicks ve Rockets maçları. Hakeem'i de Ewing'i de anca o zaman izleyebiliyorum. Ewing mücadele gücü üst seviyede olan ve kazanmak için herşeyi yapan biri ve Hakeemsaha içinde sergilediği oyun gözlere hitap eden ve oldukça akıllı oynayan biri. Bu iki oyuncunun Hall Of Fame seçilmesine sevindim.

Riley'de sevdiğim bir isimdir. Eh iki yıl öncesinde kazandığı şampiyonluk hala hafızamda. Canım sıkıldıkçada açar o maçları izlerim neyse.. Riley 9 kez final tecrübesi yaşamış ve bunların 5'inden şampiyonlukla dönmüş bir isim. Koçluk kariyeri tartışılmaz. Lakers ile yakaladığı başarı ardından kısa bir Knicks macerası ve günümüze kadar Heat ile devam etti koçluk kariyeri. Şimdilerde koçluktan çekildi ancak hala takımın içinde. Onun da ödülü almasına sevindim gerçekten.

Ps: Yalnız şu ödüller cidden garip duruyor. Geçen senede Phil Jackson'da bir hayli garip ve komik durmuştu. Görünce gülesim geliyor şu ödülleri.. :)

Monta'nın Yalanı


Off-Season'da Warriors ile 11 milyon $'lık yüksek bir kontrata imza atan ve akabinde yaşadığı sakatlık ile 4 ay sahalardan uzak kalacağı açıklanan Monta Ellis'in sakatlığı hakkında yalan söylediği ortaya çıkmış.

Ellis sakatlığını spor salonunda basketbol oynarken gerçekleştiğini belirtmişti. Ancak Ellis'in ihmalsizlik sonucu sakatlandığı tahmin edilmekte. Henüz kesin bir bilgi yok ancak Ellis'in ilk anda korkup yalan söylediği sanılıyor.

Ellis adına da hak vermek lazım diyecem 11 milyon $ az değil yani ama yalan söylemesi de hoş bir olay değil, her ne olursa olsun doğru bilgiyi vermeliydi takım doktorlarına vs.. Neyse sonuçta Warriors'un bir guard problemi oluştu ve gün içinde attığım mesajda Pacers guardları ile ilgilendiklerini belirtmiştim. Bakalım ilerleyen günlerde ne gibi gelişmeler çıkacak.
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...